10 Şubat 2009 Salı

ÇEVRE, PLANLAMA VE ALTYAPI KOMİSYONU RAPORU

Turizm ve Kültür Bakanlığı   ÇEVRE ,PLANLAMA VE ALTYAPI ile ilgili bir rapor yayınlamıştır.Burada görüldüğü üzere çevre, doğal yaşam ve bütünüyle ekosistemi bozmayacak şekilde yatırımların ve turizmin canlandırılmasının ve ayrıca EKO yatırımlarının  devletçe desteklenmesi gerektiği vurgulanmıştır.

 Küreselleşmiş bir dünyada hangi koordinatta olursa olsun bir kirliliğin artık çok kolay ve hızlı bir şekilde dünyanın her yerine ulaştığını söylemek kabul gören bir olaydır.İşte bizler EKOMÜHENDİSİ olarak bu tür olumsuzların önüne geçebilmek, insanlara daha sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşam imkanı sunmak adına EKOLOJİK GİRİŞİMlerimizi başlatmış bulunmaktayız.

Çevreye İlişkin Öneriler: 


1-Çevre ile ilgili sivil oluşumlar devlet tarafından teşvik edilmelidir. 

2-Mavi Bayrak Projesi turizmin altyapı, çevre bilincinin geliştirilmesi ,tanıtma ve pazarlama gibi bir çok farklı boyutunu kapsayan fonksiyonel bir örnek projedir.Bu nedenle Mavi Bayrak benzeri projelerin gelecek yıllarda yaygınlaştırılması ve desteklenmesi gerekmektedir. 

3-Sahil bölgelerimizdeki yapılaşmalar Yat Turizminin can damarı olan koylarımıza zarar vermeyecek şekilde gerçekleştirilmelidir. 

4-Türkiye’de özellikle kırsal alan yangınları söndürmekle görevli bir kamu otoritesi bulunmamaktadır. Bu alandaki boşluk ivedilikle doldurulmalı ve Orman Bakanlığınca hazırlanacak yangın risk haritaları planlama ve turizm uygulamalarında göz önünde bulundurulmalıdır. 

5-Ülkemizin doğal ve kültürel kaynak envanterleri tamamlanmalı ekolojik taşıma kapasiteleri belirlenmeli ve turizm planlamaları bunlara dayalı olarak gerçekleştirilmelidir. 

6-Turizmin sağlıklı ve etkin şekilde gerçekleştirilebilmesi için yerel halkın bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Bu amaçla izlenebilecek en etkili yöntem başta Turizm Bakanlığı olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşlarının, Yerel Gündem 21 lerin ilgili komisyonlarına aktif olarak katılımlarının sağlanmasıdır. 

7-Ülkemizde ekoturizmin yasal çerçevesini belirleyen ve bu çerçevede eko turların denetimini öngören denetleyen düzenlemeler yapılmalıdır. Ülkemizin eko tanıtımına ağırlık verilmeli eko turizm bir tanıtma aracı haline getirilmelidir. 

8-Ekoturizm doğal bölgelere yapılan çevreyi korumayı ve yöre halkının refahını arttırmayı amaçlayan doğaya karşı sorumlu bir seyahat olarak tarif edilmektedir. 

Kırsal alanlarda doğal ve /veya tarihi çekiciliklerin belli bir ölçüde bulunduğu yörelerde ana ekonomik uğraşısı tarım olan nüfusun tarımsal faaliyetlerini sürdürmekle birlikte ziyaretçi konaklatabilecek şekilde yönlendirilerek küçük turizm işletmeciliği yapması sağlanmalıdır. Bu bağlamda eko turizm faaliyetleri desteklenmelidir. 

9-Ekoturizm etkinliklerinde bilimsel veriler sunulduğu için bu verileri zengin görsel malzemeler ile sunan kılavuz kitapların çoğaltılması gerekmektedir.Bu nedenle üniversitelerin araştırma projelerinden uygun olanları kılavuz bilim kitapları haline dönüştürülmelidir. 

10-Ekoturizm alanında gerek kamuda gerekse özel sektörde uzman personel çalıştırılmalı, özellikle sektörde çalışan personelin bu alanda eğitimi için doğa turizmi seminerleri verilmeli ve alternatif turizm alanlarında profesyonel turist rehberleri yetiştirilmelidir. 

11-Ülkemiz genelinde ekoturizm alanında politika tespiti yapacak bir Ekoturizm Komisyonu kurulmalı ,bu komisyona toplumun tüm kesimlerinin aktif katılımı sağlanmalıdır. 

12-Ülkemizin bio çeşitliliğini ortaya koymasını teminen uzman ve kurumlarca hazırlanacak flora ve fauna envanterleri yayınlanmalıdır. 

Planlama: 

1-Turizm yatırımlarının aksamadan ve zamanında yapılabilmesi için sınırları Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenerek ilan edilen turizm bölge alan ve merkezlerinde her ölçekteki plan yapma yaptırma ve onama yetkisi münhasıran Turizm Bakanlığı’na verilmeli , bu suretle turizm planlaması konusundaki yetki karmaşası ortadan kaldırılarak dinamik ve rekabetçi bir sektör olan turizm sektörünün sağlıklı gelişimi sağlanmalıdır. 

2-Turizm bölge alan ve merkezlerindeki çevre düzeni planları revize edilmelidir. 

3-Türkiye’nin Turizm Master Planı ekolojik master planlarına uygun olarak hazırlanmalıdır. 

4-Turizme ilişkin tüm planlama faaliyetleri bütüncül bir planlama anlayışı ile yapılmalıdır. 

5-Ekolojik planlamanın yasal altyapısı oluşturulmalıdır. 

6-Ekoturizm alanında planlama yapılırken dağ ve yaylalarımızın biyolojik yapı ve zenginliği titizlikle irdelenmeli , yaylaların planlanmasında mülkiyet sorununun çözümlenmesine yönelik olarak ilgili kamu kuruluşları bir araya gelmelidir. 

7-Yat Turizmi Master Planı günün koşullarına uygun bir hale getirilmeli , ancak bu güncelleme plan sonuçlarının etkisinin ortadan kalkmasına neden olacak derecede uzun süreli olamamalıdır. 

8-Turizm potansiyeli bulunan alanlarda ikinci konutların yaygınlaştırılması önlenmeldir. 

9-Turizmin önemli değerlerinden olan kültür ve doğa varlıklarının planlama yönetim ve sunum eksikliklerinin turizm planlaması kapsamında değerlendirilmesi suretiyle bu alanların yönetiminde ve sunumunda Turizm Bakanlığı’nın ve sektörün etkin katılımı sağlanmalıdır. 

10-Turizm bölge alan ve merkezlerinde bulunan arasta bedesten gibi tarihi alışveriş merkezleri ile kervansaray ve hanların turizme hizmet vermesi sağlanmalı , böylelikle gereksiz yeni yapılaşmalar önlenmelidir.  

11-Tarihi kent dokularındaki ve yöresel kimlik taşıyan geleneksel küçük ölçekliyerleşmelerde sivil mimamlık örneği yapıların da aile pansiyonculuğu veya bu ölçeklere uygun işletmelerle turizme hizmet vermelerine özel bir önem ve ivedilik verilmeli, bu süreci başlatacak ve hızlandıracak teşvikler ve kolaylaştırıcı önlemler getirilmelidir. 

Altyapı: 

1-Turizm potansiyelinin yoğun olduğu alanlarda atık suların çevreye zarar vermeyecek ölçüde arıtılarak bertarafının sağladığı sistem ve tesislerin etkin bir şekilde çalıştırılması , turizm destinasyonlarının pazarlanabilmesi açısından önem arz etmektedir.Bu kapsamda ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının yardım ve desteği yanında gerekli koordinasyonun sağlanmasının temini kaynakların etkin ve verimli kullanılması bakımından gerekli görülmektedir. 

2-Turizmin gelişmesinde doğal tarihi ve kültürel değerlerin yanı sıra fiziki olarak da turizm altyapı ve üstyapı yatırımlarının varlığı da önemlidir. Dünya turizmi talebi sadece gidilen tesislerin kalitesi ile değil orada çevre ve doğaya verilen değer altyapı tesislerinin yeterliliği ve toplan kalite anlayışının gelişmişlik düzeyi ile değerlendirilmektedir. Bu amaçla Turizm Bakanlığının genel bütçe içerisindeki payı artırılmalı ve altyapılar için yeterli parasal kaynak ayrılmalıdır. 

3-Turistik yörelerdeki belediyeler kısıtlı kaynak ve personel ile hizmet sunmaya çalışmakta turizmin yoğun olmadığı kış aylarındaki nüfusa göre hesaplanarak kendilerine bütçeden ayrılıp gelen paylar ile altyapı yatırımlarını gerçekleştirmeleri mümkün olmamakta aksine turizm olgusu belediyelerce ek bir maliyet ve gelir gider dengesini bozucu bir unsur olarak algılanabilmektedir. Tüm bu olumsuzluklar destinasyon kalitesinin düşmesine neden olmaktadır. Turistik destinasyonlardaki altyapı yatırımlarının hayata geçirilmesini teminen Turizm Hizmet Birlikleri Kanun Tasarısı bir an önce yasalaştırılmalıdır. 

4-Turizm sektörü ile su ürünleri yetiştiriciliği sektörün birbirlerine zarar vermeyecek biçimde ve uyum içinde gelişmesine yönelik olarak gerekli tedbirler alınmalı ve yürütülen çevre düzeni plan çalışmalarında bu husus dikkate alınmalıdır. 

5- Turizm alan ve merkezlerinde oluşan katı atıkların geri dönüşüm ve düzenli depolama yöntemlerinin tamamını içine alan Bütünleşik Katı Atık Yönetimi uygulanmalıdır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder